25 Ağustos 2010 Çarşamba

Nurdan 2

Ya Baki entel baki. Küçük bir hanesini seven ve arzulayan insan koca bir kainatı da arzular hem de sonzuzluk hissi ile, kaybolmasından endişe duyar. Elinden kaçan gidenler, zaman içinde eriyip gidenler ona hüzün ve endişe verirler. Güzel olanların bitmesini asla istemez. Eğer insan bu gidenlerin ardından üzülüyorsa kusur ona aittir, hata ondadır çünkü baki olarak arzulanan ancak Baki olandan istenir-istenmeli. Geçici olarak yaratılmış olan, bitip gidenler sonsuzluk isteyen bir kalbin yaralarına merhem olamaz. Fani olanlar Baki Yaratıcımızın muhabbettiyle sevilir, yoksa onlar kalbin muhabbetine layık değillerdir.

Midenin en küçük bir isteğini geri çevirmeyen Cenab-ı Hak sonsuzluğan meftun insanın bu arzusunu da boşa çıkarmamış ve fani insan için baki bir alemi halk etmiştir. Bir nevi onun hal dilindeki duasına cevap vermiştir. Böyle külli bir duaya cevap vermemek O'nun büyüklüğüne de  karşıdır. İnsanın en önemli vazifesi o Bakiye karşı alaka duymak, esmasına muhabbet beslemektir.

Seyyah ! Küçük, geçici ömürünü Bakiye mütevechih yapmak istersen O'nun hesabına çalış, O'nun adına işle. Böylece o dar zaman geniş bir rahmete kapı açar. Miraçta kısa bir sürede Peygamber Efenidimizin yolculuğu, kat ettiği mesafe buna şahittir. Kadir gecesinde Kuranın ifadesiyle seksen küsur senelik ibadete eş değer olması buna delildir. Evliya ve asfiyanın kısa zamanlarda Kuranı hatmetmesi, ilim görmesi ve bunları meydana getirmesi, eser yapması buna isbattır. Herkesin rüya gibi bir iki saniyelik zamanda çok uzun bir zaman dilimini yaşaması herkes için bir örnektir.

Bakiye yönelik yaşayan huzur bulur, ayrılıklar ve yaşlılıklar onu üzmez. Zaman onun için sonsuza giden bir yoldur oda Esmanın Bakiyi dileyen bir cilvesi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...