23 Haziran 2011 Perşembe

EVDE


Nerden kimden geldiği bilinmeyen bir çiçeği koklamak,
Şöyle derinden bir ‘ah’ çekip uzaklara dalmak,
Eğilmek, dizlerimi yere koymak,
Ardından çocuklar gibi ağlamak.

Sesini aramak boş odalarda,
Pencereden sokağa bakmak,
Gelip geçeni saatlerce izlemek,
Düşünmek, koskoca bir maziyi düşünmek.

Önüme üç beş kitabı almak,
Okumak,  kenarına bir iki kelime yazmak,
Beylik laflar çıkarmak satırlardan,
Yine ve yeniden kendi kendime konuşmak.

Elimde bir kalemle çocuk gibi oynamak,
Yazmak ve karalamak arasında bin gel git.
Bir başlık için beklemek,
Ardından bir kâğıda köle olmak.

Hep içimden çığırmak,
Kimseye sesimi duyuramamak,
Hıçkırıklara boğulmak,
Küçücük bir odada tek başıma tek başıma kalmak.

Bir günü, bir geceyi daha bitirmek,
Yarına kendimi teslim etmek,
Eyvahlar, gözyaşları ile yatağa girmek,
Bilmeden uykuya dalmak.

Turgay Urgur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...