Zor bir iştir okumadan yazmak. Çünkü okumak düşünmek ile iç içedir. Zaman harcamalı her satır ve her kelime için. Cümleler birbirleriyle sarmaş dolaş olmalı. Cümleler hem anlatmalı hem de anlatılmak istenmeli. Her okuyan yeni bir dünya görmeli yazılanda. Her okuyan yeniden sormalı kendisine yeni sorularını. Yazan da kendi yazdıklarını okumalı ara ara. Zaman neleri götürmüş, neleri getirmiş satır aralarına diye. Yazdıklarını bazen yeniden yazmalı eğer yazılanlar aydınlatmak yerine karartıyorsa bu günü.
İnsan okurken seçici olmalıdır aynı zamanda. Herşeyi en ince ayrıntısına kadar değerlendirmek zor bir iştir. Bazı yazılar, kitaplar 'zamanın ne kadar değerli, fikir israfının da bir israf olduğundan' başka bir şey öğretmezler insana. Boşturlar çünkü boşluktan çıkmışlardır. Bu bazen kafa boşluğu, bazen hissiyat boşluğu bazen maneviyat boşluğudur. Dıkızlıktan başka bir tat vermezler. Okuyan cahillerin varlığı, bundan değil midir? Konuştukça nezaket yerine kin kusan, kendi kültürüne düşman ve uzak, insanını bölen ve kıranların varlığı bunun en güzel örneğidir.
21 Haziran 2011 Salı
HÂLSİZLİK
Geceler sana farklı bana farklı, Çok geç anladım sen farklı ben farklı. Gönül sarayımı yıkan, Anladım benden çok farklı. İnsan işte, andan...
-
Hansa kimdir? Meşhur kadın şair sahabilerden. Peygamber efendimiz zamanında, Amr’ın kızı olan meşhur kadın şair Hansa, çok güzel k...
-
Yıllar sizden uzakta bir başka hızlı geçiyor. Anladım ki okulda sizler ile birlikte iken zaman duruyormuş. Zaman başka bir anlam kazanıyor...
-
Kollektif Şuur 1 / Turgay Urgur Çok zaman önce yazmış olduğum bu yazıyı ara ara okurum. "Kollektif şuur" kendimin ürettiği ve t...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder