17 Aralık 2015 Perşembe

VEBAL


Sözlükte; sonunda ceza ve azap olan fiil, günah, sorumluluk manalarında Arapça isimdir. Kötü akıbet manası da vardır.

Vebali boynuna olmak: Bir işin günahından sorumlu olmak.

Farkında değiliz. Olmakta istemiyoruz. Ya da kendi adıma konuşayım; içimizi titretecek, uykularımızı kaçıracak, yemeden içmeden kesecek kadar gerçek manada farkında değilim ama bugün bu İslam coğrafyasında yaşananların kul olarak üzerimde çok büyük bir değil birden çok veballeri vardır.

Kendimizi yaşantının öylesine gidişine bıraksak da, her günü bitirecek birçok zavazingo eğlence bulsak da, ara sıra ibadetle veya minik yardımlarla vicdanlarımızı avutmaya çalışsak da bu vebal her geçen gün büyüyor. Büyüyor ve büyüyor.

Bugün ülke içinde yaşanan terör olayları, hemen altımızda cereyan eden Türkmen katliamı ve Orta-doğulu Müslümanların bitmez tükenmez çileleri, dünya Müslümanlarının çektikleri; bir zamanlar Bosna ve Hocalı da yaşananlar kadar bile bizleri etkilemiyor. Allah aşkına insan dindaşının, vatandaşının öldürülmesine nasıl bağışıklık kazanabilir? ‘Nasıl bu hale geldim(k)?’ Bir türlü anlam veremiyorum.

Arap baharı, BOP ve Rusya’nın da büyük katılımıyla devam her türlü savaş senaryosu bir bir gerçekleştiriliyor. Biz ise izliyoruz. Bitiş tarihi belli olmayan bu varlık mücadelesini izliyoruz. Buradaki ‘biz’ çok geniş. Bilirkişiler, kurumlar, otoriteler, zenginler, fakirler yani herkes izliyor. Adamlar yeniden tarih yazıyor, sınırları değiştiriyor biz ise kendi geçmişimizi konuşuyoruz. Şimdiyi görmemek için geçmişi konuşuyoruz. Bir kısım Kösem Sultanı, bir kısım 17-25 Aralığı, bir kısım Osmanlıya dönüşü konuşuyor. Bir kısım da Avm’leri ile, kardan adam camları ile, kırmızı şapkaları ile Noel’e hazırlanıyor. 

Bugün Acıpayam’a 15 km yakın Serinhisar ilçesinden bir şehidimiz vardı. Herkes de biliyor nicesini de şehit verdik. O şehit biz de olabilirdik. Onun annesi, babası, eşi, çocuğu veya kardeşi biz olabilirdik. İdrak için illa ki bizim mi olmamız gerekiyor. Çok anlattığımız kardeşliğimiz nerede?  Çok övündüğümüz Müslümanlığımız nerede? Dürüstlüğümüz? Orucumuz? Temizliğimiz(ruhsal)?

Farkında değiliz. Olmakta istemiyoruz. İmtihanın tam da ortasındayız.

Vebali boynumuza……… Allah sonumuzu hayır etsin.

Turgay URGUR


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...