14 Mart 2015 Cumartesi

Seçmen neye bakar? (2)


DSP hükümetinde Ecevit’in arkasında bekleyen Bahçeli ile Yılmaz’ı ve çaresizliklerini hepimiz hatırlarız. Anayasa kitapçığı fırlatmalarını, CHP’li vekilin Hacca giden vatandaşla alay edişini, 28 Şubat zulmünü ve kendilerince vatandaşı hiçe sayan açıklamalarını, üniversite kapılarından ve asker (yemin) törenlerinden geri çevrilen başörtülü kızlarımızı, annelerimizi hatırlarız. O günlerde birçok kız kardeşimiz üniversiteden mahrum edildi. Katsayı saçmalığı ile Anadolu çocuklarının yıllarca önü kesildi. Milli şef döneminin uygulamaları ise az bir zenginden başka sağcısı-solcusu hiçbir vatandaşa umut vermezdi. Moğoltay’ın adalet bakanlığı zamanındaki kadrolaşma hırsını da, 5 nisan kararlarını, e-darbeleri, deprem zede paralarıyla ödenen memur maaşlarını da hatırlarız. Geçmişte bunlarla uğraşılırken kimsenin aklının ucundan ‘devletin parası nerelere harcanıyor ?’, ‘kim neyi götürüyor?’ deme lüksü bile olmazdı. Olmazdı çünkü vesayet herkesi susturmuş ve boyunduruğu altına almıştı. Şimdilerde ‘demokrasiden dönüş yok’ şovu yapanlar o günlerde Çevik Bir’e mektup yazma derdindeydiler. Yakın zamanda ise babası yaşındaki sakallı amcalarımıza el öptüren siyasileri, kasetle gelenleri de hepimiz gayet iyi biliyoruz. Rahmetli Erbakan başarılı bir ekonomi yürütmüştü ve o günlerde kendilerini kurtarmak için ‘artık gidin’ diye başlık atanlar şimdilerde ağızlarına pelesenk ettikleri gibi ‘doğruluk, ahiret, helallik, bu dünyanın yarını da var, firavun, yezid’ muhabbetleri yapmıyorlardı.  
Seçmen üstteki paragrafa iyi bakar. Çünkü henüz daha kimse bu yapılanların yanlış olduğunu itiraf etme civanmertliğini gösteremedi. Bundan 13-14 sene önce seçmen bir tercihte bulundu ve AK partiyi tek başına iktidara getirdi. Oylarını her seçimde arttırdı. Basit bir hesapla; 10 üzerinden 5 verdi. 10 üzerinden 10 vermedi. Demek ki bazı eksikler vardı. Yanlışlar vardı. Aynı seçmen ana-muhalefete 10 üstünden 2 verdi. Diğerine 10 üstünden 1,5 verdi. Şimdi hatayı nerde aramak gerekiyor? Suçlamalardan, eleştiriden ve insanların tercihlerini küçümsemekten vazgeçip düşünmek gerekiyor. Düşünmesi en çok gerekenler öncelikle en az oyu alanlardır. Seçmen kararlılık istiyor ama çatışma istemiyor.
Ak partili seçmen şu anda üretim, eşit dağılım, israf, yerel yönetimler gibi konularda partilerini başarılı görmüyor. Fakat başka bir partinin daha iyisini yapacağı düşüncesine de kesinlikle sahip değil bilakis bir şeylerin geriye gideceğini düşünüyor. Merak eden köydeki vatandaşlarımıza, ev hanımlarımıza, üniversite öğrencilerimize, ticaretle uğraşanlara sorabilir.

Uyanalım da ‘şuur geçmişimizi’ bir zahmet analiz edelim.    


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...