7 Mart 2016 Pazartesi

Eğitim, öğretim.



Eğitim ve öğretim için olmazsa olmazların başında özgür ortamlar gelir. Bu özgürlüğün içine ‘davranış’ özgürlükleri, ‘düşünce’ özgürlükleri, ‘ifade’ özgürlükleri gibi her türlüsü girer. 

Eğitim kurumlarını özgürleştirememiş toplumlar gelişme ve medeniyet adına asla söz sahibi olamazlar.
Eğitimdeki özgürleşmeyi eğer zamana yayacak olursak iş uzar da uzar. Bu özgürleşmeyi kişilere bırakırsak iş zaten başından olmaz. Bunun genel bir eğitim politikası olması gerekir.(gerekiyor). Bu mantıktan uzak insanların kesinlikle ve ivedilikle eğitim kurumlarından alınıp, insanı doğrudan ilgilendirmeyen basit işlerin olduğu yerlere yönlendirmek gerekiyor.   

 Eğer kurumlarda eğitim ve öğretim faaliyetlerini gerçekleştiren insanlar özgürlük sıkıntısı çekiyorlarsa, öğrencilerin kendilerini ifade etmelerini ve ‘öğrenci merkezli’ eğitimi hiç konuşamayız.
Öğrenci merkezli yapılandırıcı eğitimin ilk önceliği düşüncenin ‘amasız’, ‘ön yargısız’, ‘şartsız’ dinlenmesidir. Uygulamalara fırsat verilmesidir. Öğrencilerin deneme-yanılma süreçlerini yaşamalarına izin verilmelidir. Yoksa yerimizde sayar dururuz. 

Bu bağlamda; öğretmenlerimiz, 

1.       Öğretmelerimiz eşitlik istiyor.
2.       Doğru, dürüst, adil, yenilikçi, samimi yönetici istiyor.
3.       ‘Sorunları konuşmayan’ çözen sivil toplum kuruluşları istiyor.
4.       Fikirlerinin ziyan edilmemesini istiyor.

Öğrencilerimiz,

1.       Kendilerine modern danışmanlık ve rehberlik istiyor.
2.       İfade şansı istiyor.
3.       Varlığının farkındalığını, varlığına saygı ve varlığının dahil edilmesini istiyor.
4.       Zamanlarının üst düzey verimlilikte yönlendirilmesini istiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...