Açalım
1
Alınan
vergilerin ve harçların çeşitliliği, AB uyum yasaları bahane edilerek satılan
yeni yeni belgeler ve abartılmış cezalar artık bıktırdı. Yaşam alanlarımız her
geçen gün daha da daraltılıyor.
Kurumlara
ve şahıslara yeni belgeler zorla aldırılıyor lakin nedense hakkaniyet
çerçevesinde ülkenin geneline homojen bir şekilde yayılan denetimler
yapılmıyor. Bu da insanın aklına yapılan işlerde samimiyetsizlik olduğunu
getirtiyor.
Önce
şehirlerin çirkin ve modern olmayan yapılanmalarına müsaade ediliyor. Sonra yol
kenarına park etmek zorunda kaldığınız araç için sizden otopark parası
alınıyor. Gözleriniz otoparkı görmese de, yanınızda tahsildar beliriveriyor.
Çünkü amaç tahsilat.
Yeni
bir işe başlamak için türlü türlü resmi kurumlardan yüksek harçlarla belgeler
almanız ve bu belgeleri çerçeveletip duvarlarınıza asmanız söyleniyor. Lakin birçok
kurum denetimsizlikten yerlerde sürünüyor. Özellikle gıda sektöründe hepimizin
hayatı risk altına alınıyor. Daha sonra ise Devletin başka kurumları denetleyemedikleri
kurumların denetimleri için yeni yeni yasalar üretmek zorunda kalıyor. Çünkü
önceki belgelerin ve kurumların herhangi bir işlevselliği yok.
Adalete
güvenmemiz isteniyor ama vergilendirme sistemi “çok çalışandan çok – hiç vermeyenden
hiç” üzerine işletiliyor. Bölgesel ve sektörel ayrımların olduğu herkes tarafından
aşikar olmasına rağmen iç siyasette nedense hiç konuşulmuyor. Lakin böyle bir
ortamda demokrasiye inanmamız bekleniyor.
Ne
diyelim… Allah sonumuzu hayır etsin.
turgay urgur
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder