Sorgulamak insanın ne haddine ki? İnsan ancak (yapabilirse)
hayatı anlayamaya çalışabilir. ‘Başlangıç’ kendimize bakmaktır. ‘Bitiş’ yine
kendimizdedir. Başlangıç ve bitiş arasında insan eğer kendisini anlayamadı ise
dışarıya fazlasıyla bağımlı hale gelir. Her tür bağımlılık insanı kendisinden
uzaklaştırır. Bu kopuş önce insana hoş gelir ama sonradan madde bağımlılığında
olduğu gibi insanın benliğini kendisinden alır gider. İlim kendin bilmektir; kendi kendine bilmeye çalışmak, bilmek için
kendine dönmektir. Her yeni biliş, dışarıya karşı susmayı ve kendinle konuşmayı
beraberinde getirir. Bilen tenkit etmez, düzeltir. Düzelttiği yine kendisidir.
·
* *
“Hangi kitap? Hangi kitap?” demenin ne anlamı olabilir ki?
Bir TEK kitabımız var. O’nu okumadığımızdan dolayı kendimize bunca eziyet çektiriyoruz.
Üstünde konuşmaya, uzun uzun düşünmeye gerek yok. Oku ve itaat et. İtaat et ve
kurtul. Önce kendinden kurtulacaksın. İstemekten, dilenmekten kurtul. Sadece
bekle. Madem ölümü değiştiremiyorsun, madem bu bilinen bir yolculuk öyleyse sen
de BEKLE ve kurtul. Bekle ki zamanın sana doğru gelişini- (ne denli dehşetli
gelişinin) farkına var. Bekle ki asıl gidiş için kendini hazırlayabilesin.
Bekle ki senin elinde hiçbir şeyin olmadığını gör.
·
* *
“Birbirlerine neyi soruyorlar?
O günü mü? O besbelli belirli bir gündür.” İnsanın merakı kendinden
başlamalıdır. Kendini merak eden insan kendini öğrenir. Olayları merak eden,
başkalarını merak eden ise sadece kendi gördüklerini öğrenir. Ne zaman olacağı
değil bana ne olacağı hepsinden önemli olmalıdır.
T.URGUR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder