17 Şubat 2023 Cuma

ÇÖL

 Bir gece rüyada çöle düştüm,

Her yer kum.
İnsana önce garip geliyor,
Her yer aynı.
Bir süre arıyorsun,
Normal hayattan bir şeyler arıyorsun.
Çünkü kendi kendine ‘Benim geldiğim yerde çeşitlilik vardı.’ diyorsun.
Yorulunca aramaktan vazgeçiyorsun.
Beklemeye başlıyorsun.
Sonra bir kitaptan bir cümle aklına geliyor;
‘Ey bu yerlerin Sahibi bahtına düştüm.. ‘
Baht için sözlük : ‘ Gelecek olayları kaçınılmaz olarak saptayan Tanrısal gücün insan için önceden çizdiğine inanılan yörünge.’ Diyor.
Ne de güzel bir yere düşmüşüm.
Bu yerlerin Sahibinin bahtına düşmüşüm.
Rüya da olsa dünya da olsa; insanın bu hayatta iki değişmezi var: fanilik ve acizlik.
Sonra aynı kitaptan başka bir cümle geliyor: ‘İnsan kendisine verilmiş olan faniliği ve acizliği yine kendisine birer şefaatçi yapar.’ diyor.
Çöldeyiz.
Dünya çölündeyiz.
Yaş ilerledikçe kumlar insanı biraz daha içeriye çekiyor.
Ayrım yapmadan kendisine doğru çekiyor.
Türlü türlü eğlencelerle, gezmelerle, harcamalarla çölde kendini kandırsan da bir yandan sıcak bir yandan vicdan bir yandan derin düşünceler insanı yavaşlatıyor.
Kendi elemlerinin yanında başkalarının elemleri de insanı ele geçiriyor.
Susmak istiyorsun.
Hem susmak hem de etrafını susturmak istiyorsun.
Çünkü şimdiye kadarki hayatının nasıl geçtiğini en iyi sen biliyorsun.
İçinden;
Hikmetine hayran,
Lütfuna muhtacım.
Diyorsun.
Kitaptan şu cümleyle devam ediyorsun;
‘Bizi bu çöllerde mahvetme!’
Sonra yine kendi kendine;
Zaman bizi gözlerimizden yakaladı,
Eriyişi gördük.
Işık ışık içimize girdi,
Odalara gömüldük.
Eller tutmadı, diller tutuldu,
Çaresizliğe sürüldük.
Herkes kendi kefeninden gayri ne ördü,
Tek renge büründük.
Beni, seni olmayan bir yolculukta,
Kimsesiz çöllere düştük.
Diyorsun.
Evet kitabın dediği gibi: Bizi bu çöllerde mahvetme Allah’ım.
Turgay Urgur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...