25 Şubat 2014 Salı

kAYIP BÜYÜK 2

KAYIP  BÜYÜK 2 / Turgay Urgur
           
           Adı her ne olursa olsun, gizli ve sinsi bir yapılanma içinde olan hiyerarşik oluşum insanların  muhafazakâr kesimlerin kurumlarına olan güven duygusunu sıfırladı. Bir zamanlar karşılarındaki insanların samimi olduklarını düşündüklerini için; nereye gittiğini sorgulamadan bu tür kurumlara bağışlar yapan insanlarımızda şu anda ‘aldatılmışlık’ ve ‘güvensizlik’ duyguları hâkim durumda. Askeri vesayetlere bile mavi boncuk dağıtacak ve methiyeli mektuplar yazacak kadar hoşgörülü olanlar 3 dönemdir oylarını arttırarak iktidarda olan Milli İradeye karşı acımasızlığı kendilerine bir yöntem olarak belirlediler. Siyasi tercihlerini kullanmak için 30 Mart’ı bekleme sabrını ve iradesini göstermeyerek, ülkemizin maddi ve manevi kayıplarını hiçe sayarak; insanların sokağa dökülüp birbirlerini öldürmesi ve kutuplaşması pahasına, Devlet kurumlarında çalışırken gizlice elde etmiş oldukları bilgileri şantaj malzemesi olarak kullanıyorlar. Ve ne acıdır ki! Kendilerinden sağduyu veya itidal adına her hangi bir çağrı duymuyoruz. 
         
            Bu günlere gelinmesinde hiyerarşik yapının distopik Devlet özleminin bilinçli ve sistematik olarak yürütülmesi etken olmuştur. Hipnopedik yöntemler sayesinde, yapısının düşüncesini sorgulamayan kitleler oluşturulmuştur. İnanç sadece onlar gibi inanılırsa gerçektir.( Karaman hocanın toplantıdan çıkarılmasının başlıca nedeni budur.) Şartlandırılmış inanan üye modeliyle gerçekleştirilmeye çalışılan bu distopik yapı, toplumun içinde bir yere kümelenenden ziyade homojen görüntü veren modern bir gettolaşma şeklinde karşımıza çıkmaktadır. İnsanların öncelikle bireyselliklerini alan ve sonrasında ise kişilerde eksiklikler bularak onların bu eksiklerini gidermeleri için bağlılıkları telkin eden ‘hipnopedik’ çağrışımlı buluşmalar kendi hiyerarşisi içinde şartsız itaat eden fakat dışarıda ise bu bastırılmış duygularını kontrolsüzce yaşayan insanlar oluşturmuştur. Bu yapıda, sosyal sınıfları ve vazifeleri önceden belirlenmiş kişiler vardır. Hiyerarşiyi liyakat ve eğitim seviyesi değil ‘bağlılık’ oluşturur. Bireyin konuşma, eleştirme, fikir beyan etme hakkı yoktur. Eksik bulma ve bağımlı hale getirme bürokraside ise ‘dinlemeler’ ile karşımıza çıkıyor. Distopik yapının ‘Tapeleri’ ve sosyal medya paylaşımlarını bu kadar yoğun kullanmasının asıl nedeni budur.

Devam edecek….

Turgay Urgur     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...