16 Aralık 2013 Pazartesi

ŞÜKÜR


Hakan Şükür, Ak partinin ‘popüler siyaset’ arayışındaki en bariz örneklerdendi. Siyasi bir kimliği, siyasal bilgi birikimi yoktu. Özellikleri: tanınmış olmak ve bir diğeri de cemaate olan yakınlığıydı.
Hiçbir parti uygulamasına itiraz etmedi. Partisini ve liderini eleştirmedi. Her yapılanı izledi. Eğitim, sağlık, ekonomi alanında her hangi parlak bir fikri olmadı. Alanı olan spor konusunda da dikkate değer bir çalışmasına rastlayan olmadı.
Vekillik yaparken aynı zamanda TRT’den hatırı sayılı miktarda almış olduğu ‘spor yorumları’ maaşı ile gündeme geldi. Kimse ondan (kendisi de dahil) siyaset konuşmasını istemiyordu.
Peki böyle olacaksa… vekil neden maaş alır? Ne iş yapar?  
Bugün eline tutuşturulan bir metin ile istifa etmiş.
Peki ne oldu? Popüler siyaset bir değerini mi kaybetti? – Arkasından dalga dalga kopuşlar mı olacak? – Yoksa vekilliği boyunca tek yaptığı iş bu mu olacak? Hayır sadece kendisinde istenileni yerine getirdi.
Ak parti popüler vekil tercihine inşallah bir son verir. Vekil sadece vekillik yapmalıdır. Liyakat ön planda olmalıdır.

Bu tarz siyasetin ülkemize kazandıracağı bir şey yoktur. Vitrin ve fotoğraf siyaseti için aday devşirmek samimi bir yapılanma değildir. Herkes kendi ilgi alanında iş yapmalı ve eğer kişinin zamanı yoksa vekillik alanını boşuna meşgul etmemelidir. 
·            *      *  
Cemaat iğneyi ne zaman kendisine batıracak? Öz eleştiri yapılacak hiç mi bir nokta yok?
·              *        * 

Turgay urgur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...