9 Aralık 2013 Pazartesi

Kim?lik

Kim?lik / Kimse yok mu?CULUK / TURGAY URGUR

Başlangıç süperdi. Sadece insan vardı. İyi ve kötü arasında bir tercih yapmıştı…. Ve kimin iyi, kimin kötü olduğu belliydi. Sözleri, davranışları, yaptıkları ‘kim’ olduğu için yeterliydi. Herkes kim’ini ona göre seçmişti. İnsan kimsesiz kalsa bile kimliği ve benliği vardı.
Tek bir ‘kim’lik ona yetiyor ve onu anlatıyordu.
İnsan bir gün durduk yere yanıldı. Kim?liğini ve ben?liğini terketti. Kendisine bir değil birden fazla kimlikler ve benlikler buldu.
Putperest oldu. Para düşkünü, şöhret zevzeği, ideoloji manyağı, iş bilir, üye, kula kul, köle, aracı, taşeron oldu. Kendi kendisine düşünemez oldu. Artık göremiyor ve duyamıyordu. Konuşamıyordu. Konuştuğunu sandığı şeyler onun kulağına üflenenler ve suflenenenlerdi.
Çok kimlikli ve benliklilerin ÖZELLİKLERİ
Kendisine benzeyenler haksız bile onları düşünmeden savunurlar.
Eleştiriye, durum tespitine karşı hazımsız ve sabırsızlardır.
Hep aynı eksende döner dururlar.
Kendi başlarına karar veremezler.
Başkasının, başkalarının varlığını anlamlandıramazlar.
Doğruyu, hakikatı konuştuklarını sanırlar. Çok kimlikleri ama tek doğruları vardır.
Birilerine benzemeye çalışırlar. Taklit ve kendisine benzetme gayreti içindelerdir.
• * *
Bu gün 8 Aralık 2013 Lice’de 4 asker kaçırıldı, Diyarbakır’da 4 polis yaralandı. Aynı olay Avrupa ülkesinde veya ABD’de olsa yer yerinden oynar ve çözümsüz bırakılmaz. Bence dershane gündemi bunun yanında sadece bir safsatadan ibarettir. Lakin ne sağ, ne sol, ne cemaat medyasının ne de cemaate belden aşağı vuran diğer cemaatlerin günlerce dikkatini çekmeyecektir. İşte kim?lik meselesi budur……
Yani kimsenin umurunda değildir.
Yani KİMSE YOK MU? diyenlere… Bırakın kimseyi.. hiç kimse yoktur. Sadece menfaat, güç kavgası, ben yöneteceğim sevdası, her şeyi bilmek ama işine geleni konuşmak vardır.
Turgay Urgur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...