6 Şubat 2013 Çarşamba

Sevgi neydi?


Sevgi neydi?

Sevgi dediğin şey insanın kendi kendisine konuşmaları ve hayaller kurmasıdır. İnsanların içinde sevgi olduğu kadar nefret, vefasızlık, unutkanlık da vardır. Birbirlerini gün olur sıfırlarlar. Bir bakmışsın bazen birisi(bir duygu) ön plana çıkmış bazen diğerleri. Çoğu duyguda olduğu gibi sevgide de bencillik önemlidir. Yani kişinin sevgi duygusu ihtiyacı olduğu zamanlarda değerlidir. Karşıdaki kişinin ihtiyacının herhangi bir önemi yoktur. Bu nedenlerle insanlar sevgiyi veya aşkı tanımlayamadılar. İşi ilahi sevgiye bağlamak da bazen bir kaçış çoğu zaman ise kolaycılık olarak tercih edildi. “Yaratılanı sev, Yaradan da ötürü” anlaşılmayan, anlaşılmadığı için de yaşanmayan bir felsefe olarak tartışılageldi.

Sevginin insanlar arasında pratiği olsaydı. İnsanlar bugün farklı konuları yazarlar, memnuniyetlerini dile getirirler ve mutlu olurlardı. Sanal ortamlarda basit basit arayışlar içinde olmazlar, gerçek muhabbetleri paylaşırlardı. Siz bunu ister iki karşı cins arasında, ister aile ortamlarında, isterseniz toplumun genelinde değerlendirin sonuç çok farklı olmayacaktır. Sevginin pratiği olsaydı insanlar birbirlerine zaman ayırırlar, buluşmak için fırsatlar ararlardı. Lakin bunun yerine bu gün insanlar arasında sadece ve sadece kaçış vardır. Eşlerin farklı mekanlara, alış veriş merkezlerine, spor alanlarına kaçışları bundandır. Kendi içlerine kaçışları, daha az konuşmaları bundandır.

Son tahlilde, neler yapılırsa sevgi kazanılır muhabbetine girmeyeceğim. Kepekli yufkayı, köy yumurtasını, hormonsuz domatesi yitirdiğimiz gibiyi sevgiyi de bitirdik. Sevgililer gününde alınan çiçekler, kırmızı ambalajlı hediyeler, kopyala-yapıştır mesajlar ‘sevgiyi’ değil tüketim duygusunu hatırlatacak.

Sevgiyle kalın henüz siz de yitirmediyseniz!

Turgay Urgur  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...