4 Nisan 2011 Pazartesi

Osmanlı Güncel 1


Osmanlı’nın tarihi bizim tarihimiz. Olayları, değişimleri ve bu güne getirdikleri hep bizi ilgilendirdi. Bugünün iyi bir tanımı için dünü bilmek ne kadar önemli ise dünün tanımı için evvelsi gün o kadar önemlidir. Biz tarihimize yıl yıl diğer ülkelerle ve toplumlarla mukayeseli bakmayı artık bir şekilde öğrenmeliyiz. 17.yy’ da bizim olduğumuz durum ile Avrupa karşılaştırıldığında karşımıza acaba direnen, çok iyi mücadele eden ve hala özünü koruyan bir devlet mi çıkacak? Yoksa en basit tercih edilen yoluyla duraklayan ve gerileyen bir devlet mi? 300-400 yılı kapsayan bir süreçten bahsediyoruz ve hala elimizde Muhteşem, eşsiz Anadolu gibi bir miras var.

Patrona Halil İsyanı, bir isyandan ötesi. Tarihteki Sivil İtaatsizlik örneklerinin belki de en güzellerinden, en etkileyicilerinden. Arşivlerde doğrusunun (tozlu ama yine de doğrusunun) olduğuna inandığım bir olay. Mustafa Armağan’ın açıklamalarıyla ışığa gıcırdayan bir kapı aralanıyor. Adeta: meraklı isen, insaflı isen; gel ve beni bu mahzenden çıkar, tarihe geri götür ve ben yine olayları yaşayayım ve yorumu şimdiki aklınla yine sen yap diyor.

Tımar’dan iltizama geçiş. Modern çağ için düşünülmüş güncel bir çözüm. Tabiî ki varsa artı ve eksilerini yanında getirmiş. Kimileri için bozulma için bir başlangıç, kimileri için Avrupa’ya uyum ve yenilenme. Sorunlara çözüm bulmak için bir arayış. Hem maddi kaynak bulma yolu, hem de bu günkü ifadesiyle özelleştirme. Sağ göz ile ilerleme, sol göz ile gerileme.

Yeniçeri ocağı. Necip Fazıl kaldırılmasına epey bir sevinmiş. İnsan elindeki hazır bir orduyu ne diye kaldırır ki? Soru sadece bir soru? Cevabını bende bilmiyorum. Ama tarihe biraz da tersten bakmak gerek ara sıra. Çünkü son yıllarda iyilerin ardından  biraz farklı bir iyilik. Kötülerin ardında da biraz farklı bir kötülük çıkıyor. Yeniçeri ocağı’nın kaldırılması bize reform olarak anlatıldı ise, aynı anlatımda ‘hain padişahlarda’ varsa; bu noktadan sonra düşünmek, tersten bakmak ta gerekir.

(Devam edecek)
Turgay Urgur 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...