4 Haziran 2023 Pazar

niyet

 

Niyet çok önemlidir.
Niyet bir çok hatayı örttüğü gibi insanı zaman içinde doğru yola yaklaştırır.
Herhangi bir iş için çıktığınız yolda acemilikleriniz, yetersizlikleriniz olsa bile eğer yaptığınız işte samimi iseniz; kendi ya da birilerinin çıkarları için değil de insanların faydasına bir şeyler umuyorsanız işler, faaliyetler illa ki yoluna girecektir.
Çünkü ‘O’ razı olduktan sonra başkaları razı olmasa da bir ehemmiyeti yoktur.
Bugün insanımızın, ailelerimizin, gençlerimizin ve çocuklarımızın geleceğinden önceki yıllara göre daha da sorumluyuz.
Çünkü ihtiyaçlarımız güncellendi. Güvenli ulaşım, sağlıklı yaşam, ulaşılabilir bilgi, verimli ve güvenli eğitim, bireyin kendisini ifade edebilmesi, tabiata saygılı ve duyarlı şehirler, huzurlu aile ortamları için YETERLİ FİZİKİ ortamların bir an önce hazırlanması gerekiyor.
Bu arada; kadim kültürümüzün, milli ve manevi değerlerimizin, Mustafa Kemal Atatürk’ün ve binlerce şehidin emaneti olan BU ÜLKE, BU MİLLET eğer dahilden ve hariçten yozlaşmaya, sıradanlaşmaya, bozulmaya maruz bırakılmaya çalışılıyorsa; böylesi tehditlere karşı HER ZAMAN sevgi, bilinç, akıl, bilim ve iman gücünü AKTİF tutmalıdır. Her zaman topyekûn UYANIK olmalıdır.
Bunu sağlamak için;
↗️Görsel ve yazılı medyayı hayır için kullanmalıyız. ( Dijital platformlarımız, billboardlarımız, dergilerimiz, haftalık gazetelerimiz; sevgiden, temizlikten, hoşgörüden daha vurgulu bahsedebilir. Tiyatro, seminer, sempozyum, toplantı bizleri bilinçlendirebilir. Çanakkale, KURTULUŞ savaşı ve Milli Mücadele ruhu daha etkili ve çok daha çok bilgi içerikli anlatılabilir.)
↗️İnsan; okulda, camide, sivil toplum kuruluşlarında, kamu kurumlarında, ev sohbetlerinde VERİMLİLİĞE olan bağını güçlendirmeli ve ASIL HİZMET çerçevesini korumalı ve misyonunun gereğini ifa etmelidir.
↗️Gördüğü sorunları ve yöneltilen soruları ciddiye almalı ve ivedilikle ÖNCELİK SIRASINA göre çözüm sürecini başlatmalıdır.
↗️İyiyi ve güzeli geliştirmek zaman alır, emek ister. Lakin insanlar şunu asla unutmamalıdır! İstişare yapmadan, farklı düşünceleri dinlemeden girişilen işler yetersiz ve bazen iş, zaman, sermaye kaybı olarak kalmaya mahkumdur. İstişare ortamları siyasi kaygı ve siyasi istikbal ortamları kesinlikle olmamalıdır. Kişileri değil sorunları konuşmalıyız. Eğer bir BAŞARI toplumun farklı düşüncelere ve duygulara sahip kesimlerinden TAKTİR GÖRÜYORSA işte o zaman başarıdır. İşte o zaman HALKA hizmettir. İşte o zaman gençliğe hizmettir. İşte o zaman TÜRK MİLLETİNE hizmettir.
↗️Düşünceye saygı, emeğe saygı aslında VARLIĞA saygıdır. Bu geçici handa ve misafirhanede kısa bir zamanda ve kısa bir ömürde ağaçların ve bitkilerin elleriyle kıymetli ikramlara ve ihsanlara kavuşuyoruz. Tüm mahlukatın seferber edildiği bu kadar masraflı ve zahmetli ikramların muhattabı olan insan elbette değerlidir. Öyleyse HER iNSANA ve HER CANLIYA HAK ettiği değeri verelim. HEP BİRLİKTE GERÇEK ve BÜYÜK işler yapalım.
↗️ ‘Sahiplenme’ duygusunu öldürürsek işler kendiliğinden asla iyiye gitmeyecektir. İnsanların sorunlarını ve sorularını GÜNDEME getirmekten korkan topluluklar büyük başarılara imza atamazlar. Sadece kendi bildikleri ve gördükleri çerçevede egolarını tatmin ederler.
İnsan bizzat bütün tasarım ve kavramların ve bunların ötesinde fiilerin failidir. Faillik gücünü benliğinin fevkinde TOPLUMUN faydasına kullanmayı öğrenmelidir. Bunun sağlamak için de KOLLEKTİF AKIL ve kollektif şuur ortamlarını canlı tutmak, yaşatmak zorundayız. İknaya değil konuşturmaya/konuşturabilmeye ve belki de şu sıralar en zoru görülen ‘dinlemeye’ ihtiyacımız var.
↗️ Ben yerine ‘BİZ’ demeyi bir an önce öğrenmeliyiz. Yoksa ‘ödeyeceğimiz bedel’ çocuklarımızın geleceği olacaktır.
↗️ Sevmeden olmaz. Kişi bayrağını, milletini, ailesini, ülkesini, şehrini, sokağını ve de kendisini sevecek. Sevecek ki! Yaptığı işten, konuştuğundan ve emeklerinden hayır umalım. Kendimizi emin hissedelim.
↗️ Kibir çok tehlikeli. Neredeyse tüm iyilikleri öldürebilecek gizli bir zehiri var. Bence; çaresi, en tesirli ilacı ‘dua’. Hatta oruç, hatta ibadet, hatta sadaka, hatta zikreden bir dil. ‘Güç ve kibir’ ise tümden toplumu ilgilendiren bir tehdit. Çaresi O’nun rızasından başka bir şey aramayan yöneticiler ve bireylerdir.
▶️ Vicdan öyle ADİL bir merci ki! Ona danışan sadece kendisini değil başkalarını da rahat ettiriyor.
Biraz sadeleşme, makulleri bulma isteğimiz ve 'başkalarını tanımak için' kendimize zaman vermemiz işleri kolaylaştıracaktır. Bu arada fikri ve fiili alışkanlıklarımızı da gözden geçirmemiz ve farklı düşünceleri dikkate alma konusunda istekli oluşumuz da HEPİMİZİN işini kolaylaştıracaktır.
Damla damla fikirlerden süzülen, kalplerimizde büyüttüğümüz ve vicdanlarımızda süzdüğümüz NİYETLERİMİZ; istişare ve kollektif akıl ile İNŞAALLAH insanımıza hizmet edecektir. Allah her türlü iyi niyetle harmanlanmış emeklerimizin akabinde 'başarının sevincini' paylaşmayı HEP BİRLİKTE nasip eylesin.
TURGAY URGUR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...