Bugün 13 Şubat 2017 Pazartesi. Acıpayam’ın bir şehidi var.
Evladı okulumuzda öğrencimiz.
Tekbirler her türlü konuşmayı gereksizleştiriyor. İnsan kendi bildiklerini,
gördüklerini ve yaşadıklarını unutmak istiyor. Soğuk bir utanç vicdanı
kuşatıyor. İnsan susmanın değerini anımsıyor. 'Keşke hep sussaydım, keşke hiç
görmeseydim' diyor.
Bayraklar her şeyi anlatıyor. Müslümanın özgürlüğünün
bedelinin ağır olduğunu ve hep de ağır olacağını asil duruşuyla bize
gösteriyor.
Dualar tüm acılara ses veriyor. Elden bir şeyin gelmeyişi ve
acizlik yine beyinlerde zonkluyor. Ne kadar çok, ne kadar güçlü olursak olalım;
bizdeki gücün ancak Allah’ın gücünü görmekten başka bir işe yaramadığını tüm
herkes idrak ediyor.
Sela adeta hesap gününü müjdeliyor. Ayakta duran
kalabalıkların bellerine geçmiş yük bindiriyor. İnsan tekrar hatalarını,
günahlarını ve ihmallerini hissediyor. Kalabalığın içinde kaybolmak istiyor ama
o kadar insanın içinde kendisinden başkasını göremiyor.
Ezan nedenleri bitiriyor.Şehadetin nerede, ne zaman, nasıl
geldiği değil; ne için şehadete koşulduğunu tüm kulaklara çalınıyor. Tekrardan usanan
insan; her zaman olduğu gibi ezanın ve Kuran tilavetinin tekraratından hep
lezzet hem de huzur alıyor.
Namaz mahşere hazırlık gibi duruyor. İmam ısrarla insanların
hizaya girmesini telkin ediyor. Mekan ne kadar geniş olsa da insan sıklaşıyor,
birbirine yanaşıyor ve adeta kaçışın olmadığının provası yapılıyor.
Gözyaşları en masum hediyeler oluyor. Kimse para, eşya gibi
maddi bir şey istemiyor. Rütbeler yere düşüyor ve şehit yakınlarına verilecek
tesellinin yanında en güzel hediyeler göz yaşlarından başka bir şey olmuyor.
Toprak bugün seviniyor, bir şehide cennet oluyor. Diğer
meyyitler şehidi kıskanıyor.
Mezarlıktan çıkarken insan kuldan öte olmadığını, hayatın
boşluğunu anlıyor.
Fazla söze ne hacet.
Şehidimiz var. Allah Peygamber Efendimize komşu etsin inşallah. Allah yakınlarına
sabır versin.
Turgay
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder