Bu şehir(herhangi bir şehir) ve ????
Tozlu sokakları, üstüme gelen daralmış yolları, buz gibi pazar
meydanları ile bu şehir benim mi? Kafelerde ziyan olan gençlikleri, namustan
kaçamak kuytuları ile bu şehir ben miyim? Dost sohbetinden uzak temizlikten
mahrum mekanları, pejmürde ve keyfi yapılanmaları ile bu şehir biz miyiz?
Kaliteden yoksun çocuk parkları, denetimsiz iş yerleri ile bu şehir yoksa
kimsesiz mi?
Hey gidi medeniyet! Zaman ileri sen geri mi gidersin?
Kiralar arttıkça insanlık ucuzlar mı? ‘Sen çalış ben yiyeyim’ dedikleri yeni
dünya düzeni mi? Engelli vatandaşlarımız camiye hiç gidemeyecek mi? Bu
engelleri görmemek(görememek) nasıl bir engellilik? Çocuklarımız burada olması
gereken okullar için dışarıya gitmeye mecbur mu? Tüm yatırımları diğer seçimin
ötesine bırakmak ne tür siyasi bir kurnazlık? Fotoğraf siyaseti(!) bu soru(n)lara
çözüm mü? Hallederiz edasıyla bulamaç yapılmış sorumluluktan kaçış ve bilirkişi
müptezelliği ile siyasi paçozluk yine(!) yeni öneriniz mi?
Turgay Urgur
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder