14 Ekim 2015 Çarşamba

İnziva 2


Ruhlar daraldıkça kendisine isyankar çıkışlar arar. İç bunalımlarımız, hayatın bizleri bir türlü memnun etmemesi bizleri ümitsizliklere doğru sürükler. Ne kişisel gelişim kitaplarının tavsiyeleri ne de etrafımızdaki dost sesler derdimize derman olur. Çünkü insanın ihtiyacı olan hem kendisine hem de kendisi dışındaki her şeye gücü yeten bir zatın desteğidir. O ki kalbimizi onarmalıdır. Geleceğimizi düzenlemeli ve hayra yönlendirmelidir. İçimizdeki düşüncelerimizi yerle bir eden sorularımızın cevabı olmalıdır. Hastalıkta teselli, sıkıştığımızda tek çare olmalıdır. Evet tek çare olmalıdır. Ondan evvelki çareler çare değildir.
Her ne tür olursa olsun, herhangi bir hastalığın tedavisi için öncelikle onu teşhis etmek gerekir. Kişi öncelikle iç dünyasındaki manevi noksanlıkları tespit etmelidir. Çok mu iyi bir hayat yaşıyoruz? İbadet, dua ve iç seslerimiz bizler için yeterli mi? Yoksa Hz. Eyüp as.’nin lisanına kadar ilişen bedeni yaraları olduğu gibi bizimde içimizde ruhi yaralarımız mı mevcut? İnsan mücadeleye ve sağlam bir irade arayışına öncelikle kendisini tanıyarak başlamalıdır.

Bu bağlamda sabır en güçlü ilacımızdır. Sabır; bazen susmak, bazen ortam değiştirmek, bazen katlanmak, bazen zikir olarak kabul edilebilir. Sabır, dünyaya uhrevi emeller için gelmiş birçok büyük gönül insanının hayat dinamiği olmuştur. Onlar hayatlarını sabırla geçirerek finale ulaşmışlardır. Bu yüzden yaşarken çektikleri onları işten ve çalışmaktan alıkoymamıştır, kendilerinin faniliği onlarda ümitsizliğe yol açmamıştır.


  Fani hayatta bakilik bulamayız. Beyhude yoruluruz. Boşuna uğraşırız. İnsan dünya işlerini doğru ve dürüst adam-akıllı yaparken aklının bir kenarında da yaptığı her işin lillah için olması gerektiğini unutmamalıdır. Bu sanayideki tornacı için de böyledir, üniversitedeki akademisyen için de böyledir. Ondan dolayı insan güne Bismillah ile başlamalıdır. Azim, kazanma isteği kalbin tatmininin önüne geçmemelidir.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...