Bu zamanın startejisi mesafeli olmak.
Sorunlara,
Sorulara,
Sıkıntılara mesafeli olmak.
Dillendirmemek,
Gündeme hem getirmemek hem de getirtmemek,
Hatta gündeme getirilen ortamlardan epey bir mesafeli olmak.
Ta ki ‘sorun’ bizi buluncaya kadar.
Sanırım bu bir tür hayatta kalma veya hayatı ağrısız bir baş, sızısız bir vicdan ile devam ettirme dürtüsü.
Görmedim, duymadım, bilmiyorum demek.
Ve bu üçlüyü hayat felsefesi yapmak.
Gören, duyan, bilen birilerini ise son viraja ya da şarampole kadar izlemek. Hele bir sonucu(nu) hatta sonucunun daha ileri neticelerini görmek.
Hangi konuda mı?
Aklınıza ne geliyorsa o konuda.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder