18 Mart 2011 Cuma

Rehberlik Saati 3



En güzel rehberlik saati öğrencilerimizin kendilerinin konuştuğu, kendilerinin anlattığı ve bir birilerini dinledikleri zamanlar. Çünkü bu zamanlarda her şey doğal ve içten oluyor. Kimse olmadığı kişiyi anlatmıyor.

Konuşma en az okuma kadar etkin bir süreçtir. Okumanın pratiği konuşmadır. İnsan konuştukça aslında ne kadar okuduğunu, ne kadar anladığını sergiler. Konuşma aynen matematik işlemlerinde olduğu gibi okumanın sağlamasıdır. Böylece doğru yolun neresindeyiz onu da görürüz. Her konuşma, okuma için olduğu gibi başlı başına yepyeni bir keşiftir. İnsan kendisine eklemlenebilecek yeni düşünceleri işte bu oku-düşün-konuş sürecinde yaşar.

‘Farklılığın ayrılık değil zenginlik olduğu’ bilinen ama farkında olunmayan bir ifadedir. Farklılıkların bu yönünü biz başkalarını sözel, görsel ve düşünce çerçevesinde tanırken buluruz. Ön yargıların kırılma zamanı işte o anlardır. İnsan bunu yaşamadan bilemez.

Keskinleşmiş ideolojik düşünceler, kendisinden başkasını haklı, Hak görmeyen gruplaşmalar ve bunların sonucunda ortaya çıkan bazen fanatik bazen fabrikasyon insan tipleri ülkemiz insanın aradığı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları değil. Ülkemize yakışan çalışkan, görevini en iyi şekilde yapan, Milli ve Manevi değerlerine orijinal (değiştirilmemiş ve bozulmamış) manasıyla sahip çıkan dürüst insanlar. Onların en önemli özellikleri çalışma istekleri, öz-disiplinli hayatları, kendilerine, ailelerine ve ülkelerine faydalı olma arzularıdır ve bu kişiler toplum içinde birey kalmayı en güzel haliyle yaşarlar. Kendileri birey oldukları gibi başkalarını da öyle görürler.

Turgay Urgur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ANAHTAR GENÇLERİMİZDE

       Gençler, öğrencilerimiz, çocuklarımız şüphesiz hepimiz için en büyük değere sahip. Şehirlerimizi, sokaklarımızı, çarşılarımızı, okull...